Sekülerleşme Nedir? Sekülerleşme Ne Demektir?

Sekülerleşme, dinin sosyal ve kültürel önemini kaybettiği tarihsel süreci ifade eder. Sekülerleşmenin bir sonucu olarak, modern toplumlarda dinin rolü kısıtlanır. Sekülerleşmiş toplumlarda inanç kültürel otoriteden yoksundur, dini organizasyonlar çok az sosyal güce sahiptir ve kamusal yaşam doğaüstüne atıfta bulunmadan ilerler. [1]
Sekülerleşmenin Üç Tanımı
Steven Bruce: Sekülerleşme, (a) devlet ve ekonomi gibi dini olmayan rollerin ve kurumların işleyişi için dinin öneminin azalmasında; (b) sosyal statüde veya dini rollerde ve kurumlarda bir düşüş; veya (c) insanların dini uygulamalarla meşgul olma, dini türde inançlar sergileme ve hayatlarını bu inançlar tarafından bilgilendirilen bir şekilde sürdürme derecesinde bir düşüş.
Peter Berger: “Sekülerleşme, toplum ve kültür sektörlerinin dini kurumların ve sembollerin tahakkümünden uzaklaştırıldığı süreçtir” Bu süreç üç düzeyde işler: 1) Dini kurumların artık seküler kurumlar tarafından yerine getirilen işlevleri kaybettiği sosyal yapı 2) Sanatın, müziğin, edebiyatın, felsefenin dini içeriğinin büyük ölçüde azaldığı ve bilimin dünyaya seküler bir bakış açısı getirdiği kültürel. 3) Giderek daha az insanın dini bir tarzda düşündüğü ve inananların bilişsel bir azınlık haline geldiği Bireysel Bilinç.
Brian Wilson: “Sekülerleşme, dini düşüncenin, uygulamanın ve kurumların toplumsal önemini yitirdiği süreçtir.”
Kaynaklar
- [1] http://sociology.emory.edu/home/documents/profiles-documents/lechner-secularization.pdf
- https://web.csulb.edu/~plowentr/Three%20definitions%20secularization.html